İklim Değişikliği ve Türkiye’nin Sürdürülebilir Enerji Politikaları

22.09.2025

22 Eylül 2025

Elay Derin Ulaş

Türkiye'nin Karbon Nötr Geçişi ve Uluslararası Uyum Çabaları

Dünyada artan sıcaklıklar ve aşırı hava olayları, ülkeleri daha kararlı iklim politikaları izlemeye itiyor. Özellikle Avrupa Birliği'nin 'Yeşil Mutabakat' çerçevesinde koyduğu karbon nötr hedefler, yalnızca Avrupa'da değil, dış ticaret ilişkisi olan tüm ülkelerde çevre politikalarını doğrudan etkiliyor. Bu durum, enerji üretiminden sanayiye kadar geniş bir alanda dönüşümü beraberinde getiriyor.

Türkiye'de ise son dönemde yenilenebilir enerji yatırımlarının hızlandığı görülüyor. Rüzgar ve güneş enerjisi kapasitesinin artırılması, fosil yakıtlara bağımlılığı azaltma açısından önemli bir adım olarak öne çıkıyor.

Uzman Görüşleri ve Politik Gelişmeler

Uzmanlar, uzun vadeli sürdürülebilirlik için yalnızca enerji yatırımlarının değil, aynı zamanda atık yönetimi, şehir planlaması ve toplu taşıma gibi alanlarda çevre dostu uygulamaların da hayata geçirilmesi gerektiğini vurguluyor. Türkiye'nin önümüzdeki dönemde iklim politikalarını hem ulusal hem de uluslararası yükümlülüklerle uyumlu hâle getirmesi bekleniyor.

Politik ve Diplomatik Yansımalar

AB'nin karbon nötr hedefleri ve iklim politikaları, Türkiye'nin dış ticaret ortaklarını da kapsayan bir dönüşümü zorunlu kılıyor. Bu durum, hem sanayi üretimi hem de enerji planlamasında yeni standartların benimsenmesini gündeme getiriyor. Ayrıca, iklim politikalarının uluslararası yükümlülüklerle uyumlu hâle getirilmesi, Türkiye'nin küresel enerji ve çevre diplomasisindeki rolünü güçlendirebilir.

Enerji ve Sürdürülebilirlik Açısından Sonuçlar

Türkiye'de yenilenebilir enerji yatırımlarının artışı ve çevre dostu uygulamaların hayata geçirilmesi, fosil yakıtlara bağımlılığın azalması ve ekonomik sürdürülebilirliğin güçlendirilmesi açısından kritik öneme sahip. AB ile uyumlu politikalar, Türkiye'nin enerji güvenliği ve uluslararası diplomasi alanında stratejik avantaj elde etmesine de katkı sağlayabilir.